Yarım Kalan Başarılar: Hep Birlikte Hareket Edilmezse Sonuç Değişmez !

Dostu olmaktan onur duyduğum sevgili hocam Prof. Dr. Acar Baltas 'ın kaleme aldığı “Dijital Devrim Fiziksel Dünyayı Değiştiriyor” ( https://lnkd.in/dJaYAmjv ) yazısını okuduktan sonra, dünyadaki ilk mRNA akciğer kanseri aşısı denemelerine başlandığı ve Türkiye'nin de dahil olduğu 7 ülkede bu denemelerin yapıldığı haberiyle karşılaştım.

Bu aşı, BioNTech tarafından geliştirilen BNT116 adlı bir mRNA aşısı olup, küçük hücreli olmayan akciğer kanserini hedef alıyor. Aşı, kanser hücrelerini bulup öldürmesi ve bu hücrelerin geri gelmesini engellemesi için vücuda talimat veriyor.
Bu haber, günümüzün teknolojik devrimlerinin ne kadar derin ve insan hayatını ne kadar köklü bir şekilde değiştirdiğini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Daha önce de yazdığım gibi, yapay zekanın hep resim, müzik gibi popüler taraflarını ele alıyoruz. Ancak, AI’ın gerçek gücü ve potansiyeli, hayat kurtaran ve insanlığın en büyük zorluklarına çözümler sunan alanlarda yatıyor.

Aynı değerli Prof. Dr. Acar Baltaş hocamın da belirttiği gibi, dijital devrim sadece sanal dünyayı değil, fiziksel dünyayı da dönüştürüyor. mRNA aşıları gibi yenilikler, bu dönüşümün en somut örneklerinden biri. Bu teknolojiler, insan sağlığı üzerinde devrim niteliğinde etkiler yaratıyor. Kanser gibi ölümcül hastalıklarla mücadelede, AI ve biyoteknolojinin bir araya gelmesi, daha önce hayal bile edemeyeceğimiz tedavi yöntemlerini mümkün kılıyor.
Yapay zeka, sadece görsel sanatlarda ya da müzikte değil, aynı zamanda tıp, enerji ve üretim gibi hayati alanlarda da büyük bir değişim yaratıyor. Bugün yapay zeka, sadece insanların yaratıcılığını desteklemekle kalmıyor, aynı zamanda onların yaşam kalitesini artırıyor, hastalıklarla mücadele ediyor ve hatta yaşam sürelerini uzatıyor.

Dijital devrim, insanlığın sınırlamalarını aşmasını sağlayacak bir kapı aralıyor. Yapay zekanın doğru kullanımıyla, fiziksel dünyadaki sorunlara çözüm bulabilir ve daha sağlıklı, daha uzun ve daha mutlu bir yaşam sürebiliriz. Ancak bu noktada, yapay zekanın sunduğu imkanları doğru anlamak ve kullanmak büyük önem taşıyor.

Bu gün şahit olduğumuz/olacağımız mRNA aşısı gibi yenilikler, yapay zekanın sadece bir teknoloji değil, aynı zamanda insanlığın geleceğini şekillendirecek bir araç olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Yapay zeka ve biyoteknoloji alanındaki bu tür gelişmeler, bizi daha önce hayal bile edemediğimiz bir geleceğe doğru götürüyor. Ve bu gelecekte, sadece resimler veya müziklerle değil, hayat kurtaran, yaşam süresini uzatan ve insanlığın en büyük sorunlarına çözüm sunan devrimlerle anılacağız.